''Bu blogda yayınlanan yazılar 5486 sayılı fikir ve sanat eserleri kanununun koruması altındadır.Blog sahibinin izni olmaksızın blog yazıları kısmen veya bütün olarak alıntılanamaz''

6 Mayıs 2019 Pazartesi

İYİ İNSAN ŞEHİT - SADRETTİN BEKSAÇ


MALTEPE MEZARLIĞINDA BİR MEZARTAŞI

İYİ İNSAN  ŞEHİT

Öyle bir rüzgar ki,
Kendi gitti,
İsmi bile kalmadı yadigar.
Yalnız şu beyit kaldı,
Kahve ocağında, el yaz ile:
'Ölüm Allah'ın emri,
'Ayrılık olmasaydı.'


Bir Amerikalı Gangasterin Türkiye’ye gelip, İstanbul’un göbeğinde ikisi Polis dört kişiyi şehit ettiği müessif olayı bir Mezartaşından öğreniyoruz.

Bağdat Caddesi üzerinde, Kadıköy yönüne doğru sol tarafta kalan küçük bir mezarlık var, Maltepe Mezarlığı.

Resmi adı bu ve ölüm ilanlarında da böyle geçiyor ama Yüzevler mevkiinde olduğu için Yüzevler Mezarlığı" diye de anıldığını söylemem gerek.

Bu Mezarlıkta denk geldiğim bir Mezartaşı ;





           İYİ İNSAN ŞEHİT 
            SADRETTİN BEKSAÇ                 
             RUHUNA FATİHA
             1908 _ 1968



 İyi İnsan ve Şehit kelimeleri üzerine gazete arşivlerini karıştırınca çok ilginç bir hikaye ile  karşılaştım.

                                                                         
         GANGASTER CAMGÖZ GARY

28 Aralık 1968 günü Galata Rıhtımında ki Polis Müdürlüğüne şüphe üzerine getirilen kamuoyuna Camgöz Gary olarak tanıtılan, sonradan adının Ralph Gary Bouldin olduğu öğrenilen Amerikan vatandaşı gangaster, üzerindeki iki silahı ateşleyerek, önce Ahmet Çetin isimli polis memurunu şehit etmiş,kaçarken karşısına çıkan Denizcilik Bankası Muhasebe Müdürü Sadrettin Beksaç  ile Ambar memuru Kemal Barut ‘ u ve rıhtımda ki polisler ile çatışmaya girip Beyoğlu Emniyet Amiri   Kemalettin Eröğe ‘ yi de şehit ettikten sonra polisler tarafından öldürülerek etkisiz hale getirilmişti. Bu olayda üç sivil vatandaşımız da yaralanmıştı.


Olayın yaşandığı dönemi incelediğimizde kamoyunu oldukça meşgul ettiğini Milliyet ve Cumhuriyet Gazete arşivlerinden anlıyoruz.


Amerikalı Mafya Galbino ailesi ,üzerlerinde ki polis baskısı nedeni ile tetikçileri Camgöz Gary’i önce İtalya’ya orada da rahat durmayınca,Türkiye’de ki Uzunoğlu ailesinin oluru ile Türkiye’ye gönderiyorlar.
Bu durum Türk Mafyası ile Uluslararsı Mafyanın nasıl bir ilişki içerisinde olduğunu da gözler önüne seriyor.


O tarihte ki katliam ile alakalı Uzunoğlu Ailesi ‘nden de ,ki kişi tutuklanıyor.
Olayın tam anlamıyla ortaya çıkması, olaydan 15 yıl sonra İtalya da sürdürülen Büyük Eroin soruşturmasında ortaya çıkan günlükler ile oluyor.
Ve Milliyet Gazetesi 15 yıl sonra bu olayı tekrar haber yapıyor.


Yazının başında Orhan Veli’nin şiirini kullanma nedenime gelince, olay ile ilgili yapılan haberlerin hiç birinde merhum Sadrettin Beksaç ‘ın ismi ve soyismi doğru yazılmamış.
Sadri Berksan – Sadrettin Begeç – Sadri Perksan – Sadri Beksaç  İsimleri ile kayıtlara geçmiş.

Kendi gitmiş ismi bile kalmamış yadigar.


Ölüm ilanlarını ve gazete arşivlerini takip edince ;

Olaydan üç yııl sonra Şehit Beyoğlu Emniyet Amiri Kemalettin Eröğe ‘nin adının verildiği bir polis  okulu açılıyor.


Merhumun  oğlu Ercan Beksaç babasından altı yıl sonra 1974 yılında bir hastalıktan Fransa da vefat edip aynı mezarlığa gömülüyor.


Kız kardeşi Remziye Batırbaygil Hanımın ölüm ilanından ise 6 kardeş olduklarını ve Remziye Hanımın kurucu meclis üyesi  emekli öğretmen olduğunu öğrenebiliyoruz.



Olay ile ilgili gazete haberleri.

   


 





 

Sadrettin Beksaç'ın oğlu ve kız kardeşine ait ölüm ilanları.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder